Sapienza Deniz Muharebesi (1499): Osmanlı Donanmasının Yükselişi

Sapienza Deniz Muharebesi, veya Venedik kaynaklarındaki adıyla Zonchio Muharebesi, 1499 yılının Ağustos ayında Osmanlı İmparatorluğu ile Venedik Cumhuriyeti arasında gerçekleşmiştir. Bu muharebe, 1499-1503 Osmanlı-Venedik Savaşı’nın önemli bir parçası olup, Osmanlı deniz gücünün Doğu Akdeniz’deki yükselişini simgeleyen dönüm noktalarından biridir.
Sultan II. Bayezid döneminde Osmanlı donanması büyük bir atılım yaşadı. Babası Fatih Sultan Mehmed’in başlattığı Haliç’teki Tersâne-i Âmire (İmparatorluk Tersanesi) tamamlanarak 160 kapalı gözle Venedik tersanesini geride bıraktı. Donanmaya “yüzbinlerce duka” aktarıldığı, kereste ve top dökümüne büyük yatırım yapıldığı belirtilir.
Bu dönemde, parlak denizci Kemal Reis İstanbul’a davet edilerek donanma komutası profesyonelleştirildi. Ayrıca, 1492’de İspanya’dan kovulan Yahudi ve Müslümanları kurtarmak için gönderilen filo, Osmanlı’ya topçu, zanaatkar gibi değerli insan kaynağı kazandırdı; bu durum Sultan Bayezid’in “kendi ülkesini zenginleştirdiği” yorumuna yol açtı.
Osmanlı donanmasının sancak gemisi olarak inşa edilen Göke, bu dönemin teknolojik ilerlemesini temsil eder. Yaklaşık 1.350 tonluk, hem kürekli hem yelkenli (kalyon-kayık) bu hibrit gemi, 700 asker taşıyabiliyor ve dönemin güçlü toplarıyla donatılmıştı. Göke, Osmanlıların geniş yan top ateş gücüne sahip gemilere geçişini gösteriyordu.
Venedik tarafında ise donanmanın başına Antonio Grimani getirilmişti. Zengin bir tüccar olan Grimani, servetinin bir kısmıyla (16,000 duka kredi) filoyu finanse ederek komutayı elde etmişti. Ancak Adriyatik’teki önceki küçük görevleri dışında büyük çaplı deniz savaşı tecrübesi oldukça sınırlıydı.
Muharebeye “Sapienza” adının verilmesi, çatışmanın gerçekleştiği Navarin Körfezi’nin güneybatısındaki küçük Sapienza Adası’ndan gelir. Hem Venedik hem de Osmanlı kaynaklarında bu isim korunmuştur. Bu savaş, aynı adı taşıyan 1354’teki Venedik-Ceneviz savaşından farklıdır ve onunla karıştırılmamalıdır.
Savaş 12 Ağustos 1499’da başladı. Grimani, rüzgarı bekleyerek savunma pozisyonu aldı, bu da inisiyatifi Kemal Reis’e bıraktı. Venedik gemileri, daha ağır toplarının Osmanlıları saldırıdan caydıracağını umarak başlangıçta ateş açmaktan kaçındı, bu taktik etkili olmadı.
20 Ağustos’ta Venedik komuta zincirinde ciddi bir kırılma yaşandı. Birçok kaptan, Grimani’nin ilerleme emirlerini dikkate almadı. 65 yaşındaki Grimani’nin amiral gemisi Pisana‘dan ayrılamaması ve kararsızlığı, yaşına ve tecrübesizliğine bağlandı. İsyan eden subayları cezalandırma tehditleri de durumu düzeltmedi.
Muharebenin dönüm noktası 22-25 Ağustos arasında yaşandı. Osmanlılar, Venedikli soylu Andrea Loredan’ın büyük kalyonunu ateşe verdi. Geminin patlaması Venedik moralini tamamen çökertti. Savaşın sonunda Kemal Reis, 15-20 Venedik gemisini batırmış veya ele geçirmiş, Kefalonya ve Lepanto (İnebahtı) deniz yollarını güvence altına almıştı.

Bu zafer, Osmanlıların Mora Yarımadası’ndaki Venedik kaleleri Modon ve Koron’u (“Cumhuriyetin iki gözü”) 1500 yılında ele geçirmesinin yolunu açtı. Sapienza, gemi topçuluğunun ön plana çıktığı ilk büyük deniz savaşlarından biri olarak tarihe geçti ve Osmanlı deniz üstünlüğünü pekiştirdi.
Yenilginin ardından Grimani Venedik’e geri çağrıldı, 2 Kasım 1499’da tutuklandı ve yargılanarak Haziran 1500’de Cherso (Cres) adasına kalıcı sürgüne gönderildi. Ancak oğlu Kardinal Domenico Grimani’nin Roma’daki nüfuzu sayesinde 1509’da affedilerek Venedik’e döndü.
Şaşırtıcı bir şekilde, Grimani siyasi gücünü yeniden toplayarak Venedik’in oligarşik yapısı içinde itibarını geri kazandı ve 6 Temmuz 1521’de Doge (Venedik Dükası) seçildi. Bu durum, onun askeri başarısızlığına rağmen siyasi dayanıklılığını ve Venedik siyasetinin karmaşıklığını gösterir.
Sapienza/Zonchio yenilgisi, Venedik’in denizlerdeki uzun süreli üstünlüğünü sarstı ve onları 1503’te ağır şartlar içeren bir barışa zorladı. Bu hezimet, Venedik donanmasında topçu eğitiminin zorunlu hale getirilmesi ve komuta kademesinin profesyonelleştirilmesi gibi önemli reformları tetikledi.
Sonuç olarak, Sapienza Muharebesi, Sultan II. Bayezid’in kurduğu endüstriyel ve kurumsal temeller üzerinde yükselen Osmanlı deniz gücünün bir zaferidir. Venediklilerin daha sonra Akdeniz için kullandığı “Türk Gölü” (il Golfo Turco) tabirinin yaygınlaşmasında önemli bir adımdır.